Bugün kardeşim askerlik görevini tamamlayarak evine, ailesine, sevgilisine, arkadaşlarına geri döndü. Malatyadan İzmir'e gitmek için İstanbul aktarmalı olarak uçtu. Tabi bu fırsattan istifade, biz de onu 1 saatliğine görmeye, SAW havalimanına gittik.
Biz gittiğimizde henüz uçak inmemişti. Bizim gibi bir sürü aile askerden gelen oğullarını bekliyorlardı. herkesin gözleri dolu, meraklı bakışlarla, hasret kaldıkları oğullarını, kardeşlerini, eşlerini, babalarını bekliyordu. Özgür giderken de ben uğurlamıştım onu, yine İstanbul'dan. gidişler ne kadar hüzünlü ise, dönüşler de bir okadar heyecanlı oluyormuş. nedense içinizden hıçkıra hıçkıra ağlamak geliyor. bütün aileler birbirine sarılmak ister gibi bakıyor birbirine. kimse kimseye saygısızlık etmiyor, ezip geçmiyor. herkes usul usul, sessiz sessiz bekliyor askerini. oğullar bir arada askerlik yaptılar ya, sanki aileler de bu 6 ay boyunca bir arada yaşamışlar gibi. beraber üzülmüş, beraber beklemiş, heyecanlanmış, gururlanmış, hasret çekmiş olmanın verdiği bir paylaşımla herkes birbirini selamlıyor ıslak ama gururlu gözlerle.
Ben seviyorum bu duyguyu. o duygunun tam ne olduğunu bilmiyorum ama beni çok etkiliyor. içimden yükselmek isteyen, dışarı çıkmak ve yankılanmak isteyen bir hıçkırık geliyor ama susuyor dışarı çıkamadan. ben her asker uğurlaması veya dönüşünün beklenmesi anında böyle oluyorum. Ama benim içimdeki duygu, askerin askere gidiyor olmasından öte bişiy. Daha çok hasretin, kavuşmanın, gururlu sessizliğin, gururlu bekleyişlerin, özlemin içimde yaratmış olduğu bir duygu. Bu ayrılıkları benim yaşamama gerek yok, başkalarının yaşadığını görmek bile beni çok etkiliyor. hatta galiba daha fazla etkiliyor?.. Sanki eski yaşamımda, beni böylesine etkileyen bişiyler yaşamış gibiyim..
Her neyse, biz hakkımızı saldık.Allah göreve gidecek tüm askerlere ve bekleyenlerine sabır versin..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder